4 Ekim 2025 Cumartesi

Britanya Virjin Adaları

Britanya Virjin Adaları



Kıta: Kuzey Amerika

Başkent: Road Town

Resmi Dil: İngilizce

Milliyet: Virjin Adalı

Hükümet: Britanya Denizaşırı Toprağı

Para Birimi: Amerikan Doları

Din: Protestan Hristiyan, Katolik Hristiyan ve Anglikan Kilisesi

Nüfus: 39.795


    Karayipler’in kuzeydoğusunda yer alan Britanya Virjin Adaları (BVA), doğal güzellikleri ve stratejik konumuyla tarih boyunca ilgi odağı olmuştur. Bugün Birleşik Krallık’a bağlı bir denizaşırı toprak olan adalar, hem sömürgecilik dönemi hem de modern siyasal yapılanması açısından dikkat çekici bir geçmişe sahiptir.


     Britanya Virjin Adaları’nın ilk sakinleri, M.Ö. 1000’lerden itibaren adalara yerleşen Aravak ve Karib yerlileriydi. Bu halklar tarım, balıkçılık ve deniz ticareti ile geçimlerini sağlıyorlardı. Avrupalıların gelişiyle birlikte bölge, sömürgeci güçlerin çatışma alanına dönüştü.


      1493’te Kristof Kolomb adalara ulaştığında, adalara “On Bir Bin Bakire” anlamına gelen “Las Once Mil Vírgenes” adını verdi. 16. ve 17. yüzyıllarda İspanyolların egemenlik kurma çabaları sürse de korsanların yoğun faaliyetleri ve diğer Avrupa devletlerinin ilgisi sonucu ada bölgesi uzun süre istikrarsız kaldı. Nihayet 17. yüzyılın ortalarında İngilizler adalara yerleşti ve 1672’de adalar resmen İngiltere’nin kolonisi haline geldi.


       İngilizler adalarda şeker kamışı plantasyonları kurarak ekonomiyi tarıma dayalı hale getirdiler. Bu süreçte Afrika’dan getirilen köleler, ada ekonomisinin temel iş gücünü oluşturdu. Ancak 1834’te Britanya İmparatorluğu’nda köleliğin kaldırılması, ekonomik ve toplumsal dengeleri değiştirdi. Plantasyon ekonomisinin zayıflamasıyla ada halkı geçimini balıkçılık, tarım ve küçük çaplı ticaretle sağlamaya yöneldi.


        Uzun süre İngiltere tarafından yönetilen adalar, 20. yüzyılın ortalarında siyasi reform talepleriyle öne çıkmaya başladı. 1950’de ilk Anayasa kabul edildi ve sınırlı bir özyönetim sağlandı. 1967’de ise “iç işlerinde özerklik” tanındı; bu tarihten itibaren ada halkı kendi hükümetlerini seçme hakkına kavuştu. Dış politika, savunma ve güvenlik ise halen Birleşik Krallık’ın sorumluluğu altında kaldı.


        Bugün Britanya Virjin Adaları, parlamenter demokrasi esasına dayalı bir yönetime sahiptir. Devlet başkanı Birleşik Krallık kralı olup adalarda bir vali tarafından temsil edilir. Hükümetin başında ise seçimle iş başına gelen Başbakan bulunur. Ada halkı kendi yasama organını seçerken, dış ilişkiler ve güvenlik Londra’nın kontrolünde kalmaktadır.


          1970’lerden itibaren turizm ve finans sektörü adaların ekonomisini şekillendirmeye başladı. Özellikle “offshore finans merkezi” olarak uluslararası şirketlere sağladığı kolaylıklar, BVA’yı küresel ölçekte önemli bir ekonomik aktör haline getirdi. Ancak bu durum zaman zaman vergi cenneti tartışmalarını da beraberinde getirmektedir.


           
Britanya Virjin Adaları’nın tarihi, yerli halkların yaşamından sömürgecilik dönemine, kölelikten özerk yönetime uzanan karmaşık bir süreçtir. Bugün modern bir turizm ve finans merkezi olarak tanınan adalar, aynı zamanda Britanya ile olan bağlarını koruyarak özerk yönetim tecrübesini sürdürmektedir. Hem doğal güzellikleri hem de tarihi mirasıyla Karayipler’in en dikkat çekici bölgelerinden biri olmayı sürdürmektedir.

3 Ekim 2025 Cuma

Bermuda

Bermuda



Kıta: Kuzey Amerika

Başkent: Hamilton

Resmi Dili: İngilizce

Milliyet: Bermudalı

Hükümet: Britanya Denizaşırı Toprakları

Dini: Protestan Hristiyan, Anglikan

Nüfus: 64.540

Para Birimi: Bermuda Doları

    Atlantik Okyanusu’nun ortasında yer alan Bermuda, coğrafi olarak küçük olmasına rağmen tarih boyunca stratejik önemi ve siyasi yapısıyla dikkat çeken bir bölgedir. İngiltere’ye bağlı bir denizaşırı toprak olan Bermuda, hem sömürgecilik döneminin hem de modern özerklik arayışlarının izlerini taşıyan ilginç bir siyasi geçmişe sahiptir.

  

     Bermuda’nın Avrupalılar tarafından keşfi 1503 yılında gerçekleşmiştir. İspanyol denizci Juan de Bermúdez, adayı keşfeden ilk Avrupalı olarak tarihe geçti ve ada onun soyadından esinlenerek “Bermuda” adını aldı. Ancak Bermúdez adada kalıcı bir yerleşim kurmadı. 1609 yılına kadar ada büyük ölçüde ıssız kaldı. Bu tarihte, İngiliz Virginia Şirketi’ne ait Sea Venture adlı gemi, fırtına sonucu Bermuda kıyılarına sürüklendi. Geminin mürettebatı adaya sığınarak geçici bir kamp kurdu ve bu olay İngiliz yerleşiminin başlangıcını oluşturdu.


     1612’de İngiltere, Bermuda’yı resmen kolonisi ilan etti ve aynı yıl St. George’s kasabası kuruldu. St. George’s, 1815’e kadar Bermuda’nın başkenti olarak hizmet verdi ve bugün UNESCO Dünya Mirası listesinde yer almaktadır. İngilizler, adanın stratejik konumunu fark ederek Bermuda’yı hem askeri hem de ticari bir üs olarak geliştirdi. Özellikle 18. ve 19. yüzyıllarda Bermuda, Atlantik’teki İngiliz donanması için önemli bir merkez haline geldi. Bu dönemde kölelik, adanın ekonomik ve sosyal yapısında belirleyici bir rol oynadı. Afrika’dan getirilen köleler şeker kamışı, pamuk ve tütün üretiminde çalıştırıldı.


      1834 yılında İngiliz İmparatorluğu’nda kölelik resmen kaldırıldı. Bermuda’da köleliğin sona ermesi, adanın sosyal yapısında önemli bir dönüşüm yarattı. Özgürleşen Afrikalı köleler, ekonomik ve siyasi hayatta giderek daha görünür bir rol oynamaya başladı. Ancak 19. yüzyıl boyunca ırksal ayrımcılık ve eşitsizlikler devam etti. Zamanla siyah Bermudalılar, sendikalar ve siyasi hareketler aracılığıyla haklarını savunmaya başladı.    


        Bermuda, Atlantik’in ortasındaki konumu nedeniyle dünya savaşlarında önemli bir askeri üs olarak kullanıldı. Birinci ve İkinci Dünya Savaşları sırasında İngilizler ve müttefik güçler, adayı donanma ve hava kuvvetleri için bir operasyon merkezi haline getirdi. Bu süreç, adanın ekonomik gelişimine katkı sağlarken, aynı zamanda Amerika Birleşik Devletleri ile ilişkilerini de güçlendirdi. Özellikle 1941’de İngiltere ile ABD arasında yapılan anlaşma sonucu Amerika, Bermuda’da askeri üsler kurdu ve bu üsler Soğuk Savaş boyunca aktif kaldı.



       1960’lı yıllara gelindiğinde, Bermuda’da demokratikleşme ve ırk eşitliği hareketleri güç kazandı. 1968’de yeni bir anayasa kabul edilerek Bermuda’ya geniş özerklik tanındı. Bu anayasa, ada halkına kendi parlamentosunu seçme ve iç işlerinde daha fazla söz hakkı sağladı. Ancak savunma, dış politika ve güvenlik konuları hâlen Birleşik Krallık’ın yetkisi altında kaldı.


         Bermuda’nın siyasi sistemi parlamenter demokrasiye dayanır. Devlet başkanı olarak İngiltere Kralı’nın temsilcisi olan bir vali görev yaparken, yürütme yetkisi Başbakan ve Bakanlar Kurulu’na aittir. Meclis, halkın seçtiği milletvekillerinden oluşur. Bu yapı, Bermuda’ya hem kendi iç yönetimini sağlama hem de İngiltere ile olan bağlarını sürdürme imkânı verir.


         Bermuda, 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren bağımsızlık konusunu sıkça gündeme getirdi. 1995 yılında yapılan referandumda bağımsızlık lehine kampanya yürütülmesine rağmen, halkın yaklaşık %73’ü Birleşik Krallık ile olan mevcut ilişkiyi sürdürmeyi tercih etti. Ekonomik istikrar, güvenlik ve uluslararası ilişkilerde İngiltere’nin sağladığı avantajlar, bağımsızlığa karşı çıkanların en önemli gerekçeleri oldu. Günümüzde de bağımsızlık konusu zaman zaman tartışılmakla birlikte, ada halkının çoğunluğu özerk statünün korunmasından yana bir tavır sergilemektedir.


          Bugün Bermuda, gelişmiş bir turizm ve finans merkezi olarak öne çıkar. Özellikle düşük vergilendirme politikaları sayesinde uluslararası şirketler için cazip bir finans üssü haline gelmiştir. Turizm sektörü ise berrak denizleri, mercan resifleri ve pembe kumlu plajlarıyla ekonominin diğer temel direğini oluşturur. Bu ekonomik gelişmeler, Bermuda’ya yüksek yaşam standardı ve refah seviyesi sağlamıştır.


          Bermuda’nın siyasi tarihi, İngiliz sömürgeciliğinden modern özerklik anlayışına uzanan uzun bir süreci yansıtır. Ada, küçük yüzölçümüne rağmen stratejik konumu, demokratikleşme mücadelesi ve bağımsızlık tartışmalarıyla küresel siyasette dikkat çeken bir örnek olmuştur. Günümüzde İngiltere’ye bağlı bir denizaşırı toprak olarak varlığını sürdüren Bermuda, hem tarihinin mirasını korumakta hem de ekonomik ve siyasi açıdan istikrarlı bir geleceğe doğru ilerlemektedir.

2 Ekim 2025 Perşembe

Anguilla

Anguilla



Başkent: The Valley

Resmi Dil: İngilizce

Milliyet: Anguillalı

Hükumet: Britanya Deniz Aşırı Topluluğu

Para Birimi: Doğu Karayip Doları

Din: Anglikan Kilisesi, Protestan Hristiyan

Nüfus: 14.762


   Küçük Antiller`deki Rüzgaraltı Adaları`nın en kuzeyin de bulunan ada devleti. Sömürge döneminde, Kristof Kolomb`un 1493 -1496 arası yaptığı ikinci keşif yolculuğunda gözlemlenmesine rağmen ilk kolonileşme 1650 yılında yaşanmıştır. Saint Kitts adasından gelen İrlandalılar ve Britanyalılar adanın ilk Avrupalı yerleşimcileri olmuştur. 1667`deki Breda Antlaşması ile İngilizler tarafından geri alındı.

   Ada 19. yüzyıla kadar Britanya sömürge bölgesi olarak direkt Büyük Britanya tarafından yönetildi. 1825 yılında Saint Kitts - Nevis - Anguilla kolonisi olarak yönetmiştir.


   Anguilla, bu birliktelikte adalarının göz ardı edildiğini düşündükleri için 1872 ve 1958 yıllarında olmak üzere iki defa birliğin lav edilmesini talep etti ancak bu talep kabul edilmedi. Adalar Birliği 1958 yılında kısa bir süre varlığını sürdüren Batı Hint Adaları Federasyonu`nun bir parçası haline getirildi. Federasyon, 1962 yılında lav edilince adalar birliği ilişkili devlet statüsü olarak Büyük Britanya ile ilişkili devlet konumuna getirdi. 1967`de çıkan bir karışıklık sonucu Anguilla birlikten ayrılmıştır. 12 Temmuz 1967 tarihin de Anguilla Cumhuriyet`ini bağımsızlığını ilan etti. Britanya kabul etmedi.ve adaya asker gönderdi.

   1971`de yapılan görüşmelerle Anguilla Yasası ile adanın birlikten kesin olarak ayrılmasını sağlamıştır. 1980 Anguilla yasası ile de resmi olarak birlikten ayrılmıştır. Anguilla, 1982 yılında Britanya Deniz Aşırı Toprakları Statüsünü elde etmiştir.


    Büyük Britanya`nın  Brexit sonucu Avrupa Birliği`nden ayrılmasının ardından bağımsızlık yanlıları artmıştır. Adanın Hollanda ve Fransa hakimiyeti altındaki komşu ada Saint Martin ile olan ticaretinin kısıtlanmasıyla Brexit sürecinde ada halkına oy hakkı tanınmaması ile ada da genel bir memnuniyetsizlik oluşmuştur.


1 Ekim 2025 Çarşamba

Porto Riko

Porto Riko



Başkent: San Juan

Hükümet: Cumhuriyet, Üç Başlı Yönetim

Milliyet: Porto Rikolu

Bağlı Olduğu Kıta: Kuzey Amerika

Para Birimi: Amerikan Doları

Din: Katolik Hristiyan

Dil: İspanyolca, İngilizce

Nüfus: 3.233.604



    Porto Riko`nun ilk sakinleri İspanyolların gelişinden 1000 yıl kadar önce adaya ulaşan avcı toplayıcılardı.15. yüzyılın sonlarında 20.000 - 50.000 taino, Boriqueu adını verdikleri Porto Riko`da yaşıyorlardı. 

    


     1493`te Kristof Kolomb`un varışının ardından İspanya tarafından talep edildi ve daha sonra 1508`de Juan Ponce de Leon tarafından kolonileştirildi. Porto Riko 18. yüzyıla kadar diğer Avrupalı güçler tarafından çekişme konusu oldu. Ancak ada 400 yıl boyunca İspanyol mülkiyeti olarak kaldı.

  


       19. yüzyılın sonlarına doğru, Avrupa, Afrika ve yerli unsurların birleşmesine odaklanan belirgin bir Porto Riko kimliği ortaya çıkmaya başladı. 1898`deki İspanyol - Amerika Savaşı'nın ardından Porto Riko, ABD tarafından satın alındı.  


       Porto Rikolular 1917`den beri ABD vatandaşıdır. Takım adalar ile anakara arasında serbestçe hareket edilebilir. Ancak, Porto Riko sakinleri federal seçimlerden  mahrumdur. Genellikle de federal gelir vergisi ödemezler. Porto Riko`nun siyasi statüsü devam eden bir tartışmadır.


30 Eylül 2025 Salı

ABD Virjin Adaları

ABD Virjin Adaları



Bağlı Olduğu Bölge: Kuzey Amerika

Başkent: Charlotte Amalie

Resmi Dil: İngiltere

Etnik Grup: Afro - Karayipli, Beyaz, Porto Rikolu

Milliyet: ABD Virgin Adalı

Para Birimi: Amerikan Doları

Nüfus: 83.954

Din: Hristiyan

Yönetim Biçimi: Devredilmiş Başkanlık Anayasal Bağımlılık

    


    Adalara 1493`te Saint Croix`e ayak bastığında savaşçı karipler yaşamakta idi. Kariplerin geniş arazileri ve çiftlikleri vardır. 

    Kolomb adalara, Azize Ursula 11 bin şehit bakirenin onuruna Santa Ursula y las once mil virgines adını koydu.

  


     1555`te bir İspanyol keşif birliği karipleri yenilgiye uğrattı ve adaları İspanya`ya bağladı. 1650`de adalar Fransız denetimine girdi. 1653`te Saint Croix adası Malta Şövalyeleri`ne miras kaldı. Sonra onlar da adayı terk etmek zorunda kaldı. Felemenk korsanları yerleşti. Sonrasında ise adayı ele geçiren Danimarkalılar önce plantasyonlar kurdular. Afrikalı köleleri getirerek çalıştırmaya başladılar. Adaların geleceğini değiştiren şeker kamışı yetiştirmeye başladılar. 

      


      19. yüzyıl da çıkan iki köle isyanı ardından adaların ekonomisini sarstı. Adalar da 1848`de kölelik kaldırıldı. 1917`de 25 milyon dolar karşılığında Danimarka`dan satın aldığı Saint Jhon, Saint Thomas ve Saint Croix adaları ABD Virjin Adaları olarak anılmaya başladı.


         Başlangıçta ABD Deniz Kuvetleri`nin yönettiği adaları 1931`de İç İşleri Bakanlığı`na devredildi ve başkanca atanan sivil bir vali görevlendirdi. 1927`de ada halkına ABD vatandaşlığı tanındı. 1945`te turizmin gelişmesi ile adaların önemi arttı. 1970`te halk tarafından seçilen ilk vali göreve başladı. 1976`da ABD Kongresi ile başkanın onayından geçme koşulu ile adalara bir anayasa hazırlama hakkı tanındı. 1978`de tamamlanan anayasa 1979 ve 1981`de yapılan iki halk oylamasında reddedildi. 





29 Eylül 2025 Pazartesi

Trinidad ve Tobago

Trinidad ve Tobago


BaşkentPort Of Spain
Resmi Diliİngilizce
Hükümet: Cumhuriyet
Yüzölçümü: 5130 kilometre kare
Milliyet: Trinbagonyalı
Yönetim Biçimi: Üniter Parlamenter Anayasal Cumhuriyet
Para Birimi: Trinidad ve Tobago Doları
Nüfus: 1.511.977
Bölgesi: Kuzey Amerika


     Karayip denizinin güneydoğu ucunda iki büyük adadan meydana gelir.1962 yılında bağımsızlığını ilan etti.1976`da ise cumhuriyeti kurdular. Resmi adı Trinidat ve Tobago Cumhuriyeti yüzölçümü 5130 kilometre kare nüfusu güncel 2025`in son verilerine göre 1.511.977`dir. Yönetim biçimi, üniter parlamenter anayasal cumhuriyet olup devlet başkanını halk seçer ve genel seçimlerin birincisini de devlet başkanı başbakan ilan eder ve kabineyi kurması için görevlendirilir.

      

     Trinidat ve Tobago`ya insan yerleşimi MÖ. 5000`lere kadar gittiği tahmin edilmektedir. Adaların ilk Avrupalılarla buluşması 15. yüzyılın sonlarında başlayan İspanyol sömürgeciliğine kadar ki tarihlerine ilişkin bilgiler son derece sınırlıdır.


     Trinidad Tobago iki asrı aşkın bir süre İspanyol sömürgesi olarak kalmış ve 1802 yılında da İngilltere`nin hakimiyetine girmiştir.



       Tobago adası ise İspanya, Hollanda, Fransa ve İngiltere arasında eldeğiştirmiş. Bu sürecin ardından 1814 yılında İngiliz hakimiyetine girmiştir. Trinidad ve Tobago adaları 1889 yılında İngiliz sömürge idaresi tarafından tek yönetim altında toplanmıştır.



          20. yüzyılın başlarından itibaren ada halkına siyasi temsil noktasında bir takım haklar kazanmaya başladılar. 1924`teki oy kullanma hakkının ardından 1940 yılında bir iç meclis kurulmuştur. 31 ağustos 1962 tarihinde, bağımsızlığını ilan etmiş olan Trinidad ve Tobago 1976`da Cumhuriyet rejimine geçerek İngiliz Uluslar Birliğinden çıkmış ve Cumhuriyeti ilan etmiştir.
 

28 Eylül 2025 Pazar

St. Vincent ve Grenadinler

St. Vincent ve Grenadinler




 St. Vincent ve Grenadinler ana ada olan St. Vincent ve bir dizi küçük adadan oluşan Güney Karayipler ülkesidir. St. Vincent ve Grenadinler toplam nüfusu 99.924 civarı ölçülmüştür 2025 yılı son verileri itibari ile nüfus gitgide düşmektedir. 

 


 Ülke parlamenter anayasal monarşi ile yönetilir. İngiltere Kralı, atanmış bir genel vali tarafından temsil edilen devlet başkanıdır. Yasama organı, genel oyla seçilen 15 temsilci ve seçilmiş 6 senatörden oluşan meclistir. Senato ve Millet Meclisi aynı salonda ve aynı alanda toplanır.

Resmi Adı: St. Vincent ve Grenadinler

Başkent: Kingston

Yüzölçümü: 389 kilometre kare

Kıta: Kuzey Amerika

Nüfus: 99.924 [2025`e göre]

Diller: İngilizce

Para Birimi: Doğu Karayip Doları



  Avrupalıların adaya gelmesinden önce Saint Vincent ilk olarak Ciboney halkı tarafından iskan edilmişti. Ciboney halkı, Venezuela kökenli ve Batı Hint Adaları`na yerleşen bir Arawak halkı tarafından işgale uğradığı düşünülmektedir.

 Tam doğru olup olmadığı bilinmeyen söylentilere göre Kristof Kolomb adayı ilk kez 22 ocak 1498`de ziyaret etti ve adaya St Vincent adını verdi. Diye düşünülmektedir.

 

 Yerliler 1719 yılına kadar Avrupalı sömürgecilere karşı direnmişler, St. Vincent adasını korumuşlardır. Bu sıra da Afrika'dan getirilen ve diğer adalardan buraya kaçan kölelerin, adadaki karayipli yerlilerle evlenmişler bu yüzden bu ailelere ve bu adada yaşayanlara siyahi karayipli olarak adlandırılan bir topluluk ortaya çıktı.

 1719 yılında Fransızlar adayı ele geçirmiş, kahve, tütün, pamuk ve şeker yetiştirmeye başladılar. Böylece ada ekonomisi yükselmeye başladı.

 1783`ten sonra ada için İngilizler egemenlik mücadelesine girmiş 1797`de ise hem İngiliz egemenliğine girdi hem de bir anlaşma ile adadaki 5000 siyahi karayipli sınırdışı edilmiştir.

  



 1834 yılında St. Vincent adasında ve diğer İngiliz Kolonilerinde de köleliğe son vermiştir. 1979 yılına kadar çeşitli ülkelerin egemenliği altında kalan ada 27 ekim 1979 yılında bağımsız oldu. İngiliz Kralı`nın Başkanlığını yaptığı İngiliz Milletler Topluluğu`na [Commonwealth] üye oldu. 

 Sonuç olarak ilk yerleşimciler Ciboney halkı olmuş olup sonradan Arawak`lar tarafından ele geçirilip. Kararayip yerlileri tarafından da benimsenilmiş bir yerdir. İlk önce Fransızlar tarafından sömürgeleştirilip sonrada İngilizlere bırakmak zorunda kaldılar ve bir antlaşma sonucu 5000 tane siyahi karayipliyi deport etmiştir. 

 Şimdi ise St. Vincent ve Grenadinler Kuzey Amerika ve Karayip Bölgesindeki tüm ülkeler gibi bir tatil cenneti olmaktadır.

Atina Cumhuriyeti: Demokrasinin Doğduğu Topraklar

Atina'nın Yükselişi ve Demokrasinin Kökenleri Atina, M.Ö. 8. yüzyıldan itibaren gelişmeye başlamış ve M.Ö. 5. yüzyılda (Klasik Dönem) zi...